Güney Kültür Merkezi 1. Yıldönümü Şenliği Coşku ile Kutlandı
Bundan yaklaşık bir sene önce Esenyurt bölgesinde faaliyetlerine başlamış olan Güney Kültür Merkezi 13 Aralık’ta 1. Yıldönümünü kutladı.
Bir yıl boyunca bütün sıkıntılara rağmen kültürel faaliyetlerinde önemli bir aşama kaydetmiş olan Kültür Merkezi bu bir yıl içerisinde bünyesindeki çalışmaları sergiledi.
Gecenin başlayacağı saatlerde gece salonunun kapısı yoğun bir jandarma ablukası vardı. Jandarma bir kültürel etkinliğe bile tahammül edemediğini tutumuyla yeterince sergiledi. Kapıda yığılmış olan ve içeri girenleri didik didik arayan jandarmaları gören birçok insan daha kapıdan geri döndü. Bu yetmiyormuş gibi jandarma bir de salon içinde video çekimi yapmak isteyince, gece sorumluları müdahale etti ve video çekimini engellediler. Bir bütün olarak jandarmanın tutumunda devletin ilerici kültüre bile nasıl saldırgan yaklaştığı kendini gösteriyordu.
Kültür Merkezi adına yapılan konuşmada, tiyatro çalışmasından saz ve gitar kursuna, koro çalışmasından folklor çalışmasına kadar pek çok kültürel faaliyeti bünyesinde örgütleyen Güney Kültür Merkezi’nin henüz işin başında olduğu, fakat sosyalist kültürün yaratılmasının hayati önemde olduğunun bilinciyle bu çalışmaların aksamadan devam ettirileceği ve daha da geliştirileceği vurgulandı. Önemli bir gençlik potansiyelini bir araya getiren Güney Kültür Merkezinin, özellikle gençlik üzerinde büyük bir etkiye sahip olan burjuva kültürün etkisini kırmak ve işçi ve emekçi gençliği doğru alternatifler çerçevesinde bir araya getirmenin ne kadar gerekli ve önemli olduğu belirtildi.
Kültürel gecede Güney Kültür Merkezi’nin bünyesinde çalışmalarını yürüten Grup Özgürlük Korosu birbirinden güzel şarkılarla ve marşlarla izleyenleri coşturdu.
Yine Kültür Merkezi’ndi çalışmalarını yürüten dörtlü bir saz grubu türkü repertuarından parçalar sundu. Gençliğin sorunlarını ele alan önemli bölümü iki kişiden oluşan bir tiyatro oyununda, iki gencin şahsında gençlerin sorunları ve anda dünyaya bakış açıları eleştirel bir biçimde oynandı.
Senaryosu, rejisi ve oyunculuğuyla tamamen Kültür Merkezinde çalışan tiyatro atölyesinin kendi eseri olan güldürü bizi bugünün gençlerinin çoğunluğunu oluşturan gençlerin apolitik ve dar dünyaya bakışlarını çok gerçekçi ve canlı biçimde ortaya koydular. Tiyatronun Kültür Merkezindeki gençlerin kendi yaratıcılıklarına dayanması çok ümit verici.
Yine Kültür Merkezi’nin bünyesinde çalışmalarını yürüten folklor ekibi de özellikle oynadığı işçileri konu alan oyunlarıyla bir yeniliğe imza attı: Bu “işçi folkloru”nda geleneksel giysiler yoktu, kadınların başları kapalı değildi ve işçilerin yaşamından alınan konular işlenmişti. Özellikle oyunun ortalarında kadın ve erkek oyuncuların işçi giysilerini giymeleri izleyenleri coşturdu.
Gecede bir de ‘sürpriz sanatçı’ olarak çok genç yaşlarda bir sanatçı sazıyla, sözüyle güzel bir dinleti verdi. Gecede çıkması beklenen Hüseyin Karakuş yurtdışına çıkmış olması nedeniyle geceye katılmadı. Sanatçının bu tutumu sunucu tarafından hoş olmayan bir tavır olarak eleştirildi.
Gecede gördüğümüz kimi eksiklikler şunlardı: Gece başlaması gereken saatten yaklaşık bir saat geç başlatıldı. Bunda kuşkusuz jandarmanın baştaki olumsuz tavırlarının da payı vardı- ancak yine de zamanında başlatılabilirdi ve başlatılmalıydı.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Grup Vardiya’nın sahne almasıyla coşku doruğa ulaştı. Müzik parçaları eşliğinde çekilen halaylarla Güney Kültür Merkezi’nin 1.Yıldönümü etkinliği sona erdirildi.