Nice hendekler deştin aramıza
Gözlerinin buğusunu
Sesinin merhametini
Gömdün diplere
Kaleler ördükçe
Yeşerirdin yeniden
Adalar konardı tenine
İçime sığmayan yazlarla
Düşlerime bıraktığın utanç
Yitirdi tanrısını
Üç uygarlığa tanık
Taş hanlar bile dayanıksız acıma
Dalganın dokunaklı tınısı
Kavala erir kıyı boyunca
Çıplak vicdanlar
Dağlar bedenimi
Her adımda
Gölgen köpürür peşimde
Çığlıksız kalır kadınlar
Çok dilli meydanlarda
Taşıdım seni
Gittiğim her yere
Beleğimdeki izler
Akar panjurun mavisine
Komşu kapılarda
Düştü bakışlarına
İçi oyulmuş yaralar
Ve anlarla beslenen
Sürü ile benler
Temmuz 2019
Kos Adası